LİMON YAPRAKLARININ KOKUSU

KİTAP ADI: LİMON YAPRAKLARININ KOKUSU 

KİTABIN ORJİNAL ADI: LO QUE ESCONDE TU NOMBRE 

YAZARI: CLARA SANCHEZ
ÇEVİRMENİ: DENİZ TORKCU

YAYINEVİ: PEGASUS 

SAYFA SAYISI: 416

BASKI YILI: 2013

ARKA KAPAK:

Dikkat: Bu kitap yıkıcı bir derinlik barındırmaktadır.
Otuz yaşındaki Sandra, erkek arkadaşından ve işinden ayrıldıktan sonra Costa Blancadaki bir köye sığınır. Hayatına yeni bir yön vermek ister ve bunu nasıl yapacağına karar vermelidir. Norveçli yaşlı bir çift olan Karin ve Fredrikle arkadaş olur; bu sevimli ikili Sandra için hiç sahip olmadığı büyükanne ve büyükbabası haline gelir. Ancak Nazi toplama kamplarından sağ kurtulmuş az sayıda kişiden biri olan Juliánla tanıştığında her şeyin göründüğü gibi olmadığını anlar ve gerçeği bulmak için tehlikeli bir maceraya atılır.
İspanyanın en başarılı yazarlarından birinin yazdığı, zekice örülmüş kurgusu ve tırnak yediren temposuyla Limon Yapraklarının Kokusu hem bir kadının kendini bulması hem de gizli kalmış tarihsel gerçeklerin gün ışığına çıkarılması öyküsü.
"Bir nehir gibi akıcı bir hikâye. Kitabın her sayfasına işlemiş olan şüphe ve korku yüzünden elinizden bırakmadan okuyacaksınız."
Abc
"Uzun süre gizli kalmış dehşeti ortaya çıkaracak ve sizi yüreğinizden sarsacak bir kitap."
El Mundo
"İntikam ve nefret ve aynı zamanda da dostluk ve sevgi hakkında bir roman. Ruhunuza dokunacak." Qué Leer
"Hem bir macera hem de bir aşk romanı. Aklınızın ucundan bile geçmeyecek sonu ve canlı anlatımıyla mükemmel bir kitap."
We Love This Book Magazine
"Harika bir kitap… Sırlarla dolu karanlık bir anlatı. Samimi ve gerçekçi çizilmiş karakterleri ve kendinizi kaptırdığınız bir olay örgüsü var. Bu kitabı ve sürpriz sonunu uzun süre unutacağımı sanmıyorum."
York Press
"Olağanüstü bir roman."
El Pais
Clara Sánchez herkesi şaşırtan ve vicdanları altüst eden bir yazar. Limon Yapraklarının Kokusu romanında bir aşk, cesaret, suç ve umut öyküsü anlatıyor. Çok büyük başarı kazanmış bu benzersiz yayıncılık olayının ruhunuzdaki etkisi sonsuza kadar geçmeyecek...

KONUSU: Öykümüzü bir Sandra anlatıyor bir Julian. Sandra ailesiyle yaşarken Santi adlı oğlanı seviyor ve hamile kalıyor. Ancak, Santi’yi sevdiğinden emin değil. Bir süre yalnız kalmak için kızkardeşinin İspanya’nın bir sahil kasabasındaki yazlık evine gidiyor. Sakin günler geçiriyor, eski dergiler, güneş, kum, deniz. Plaja sık sık gelen çok yaşlı bir Norveçli çiftle tanışıyor. Karin ve Frederick. Onlarla arkadaş oluyor ve zamanını sık sık onlarla ve onların evinde geçiriyor.

Julian yaşlı bir adam ve karısı Raquel’i kaybettikten sonra hayatında sadece kızı kalmış. Julian, Hitler döneminde Nazi kamplarında işkence gören insanlardan biri. Savaş sonrası yaşamını Nazi savaş suçlularını bulmaya adamış bir organizasyon için çalışarak harcamış ancak karısına olan sevgisi onu yumuşatmış. Bir diğer savaş suçlusu arkadaşı Salva, Sandra’nın da gittiği yöredeki bir yaşlılar evinde son günlerini geçirmiş ve Julian’a kendisi öldükten sonra verilmek üzere bir mektup bırakmış.

Julian, yaşlılar evine gelip mektubu bulduktan sonra yörede araştırma yapıp Karin ve Frederick’in Nazi döneminin ileri gelen işkencecilerinden olduğunu saptıyor. Yörede zamanın ileri gelenlerinden birkaç savaş suçlusu daha vardır. Çok yaşlanmış bu insanlar birlikte bir klan gibi yaşamaktadır. Julian bu suçluları ifşa edip etmemekte kararsızdır, onları izlemektedir.

Julian ile Sandra tanışırlar. Bu yaşlı adamla doğal, saf, masum ve sempatik Sandra yakın arkadaş olurlar. Julian, gerçekleri Sandra’ya açıklar. Bu noktadan sonra Julian Sandra’yı olayın dışına çıkarıp korumak ister. Sandra ise olayın üstüne gider hamile haliyle ve kendini bir anda tehlikeli bir maceranın içinde bulur.

NEDEN SATIN ALDIM VE OKUDUM: Severek takip ettiğim blokta gördüğüm, kitabın ismini beğendiğim için D&R'dan aldığım, beni yıllar önce gezdiğim Auswitch Nazi Kampı hatıralarıma götüren ve götürürken sadece orada ölenleri düşündüğüm, oradan kurtulanların geri kalan hayatlarını bir kez bile düşünmediğim için kendimden utandıran kitap..

YORUM: Sandra ve Julian ömrümü yediniz ya...

Son 50 sayfada gerçekten midem ağrımaya başladı...
Dünya çok küçük ve herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde, hiç tahmin etmeyeceğiniz insanlarla ortak yaşam sürebiliriz! Herşeyin değişmesi an meselesi!  

YAZARIMIZ HAKKINDA: İspanyol yazarımızın okuduğum ilk romanı... Değişik bakış açıları sunuyor...

NE ZAMAN OKUDUM:Her ne kadar kitabı bölük pörçük, bu kadar iş yoğunluğunun ardından evde, kafam karma karışıkken okuduysam da, yine de sürükleyiciydi ki, diğerleri gibi yatağın kenarlarında sürünmeden bitti...Beklenmedik sonu ise gerçekten çok hoş...

BEĞENDİKLERİM: 

• Kendini ve kendi hayatını hiç ilgilendirmemesine rağmen, bir başkasının hayatını mahvetmiş insanlar için, ona yardım etmeye çalışmak...

NEDEN ÖNERİYORUM: Sürükleyici bir kitap olması ve insanı merakta bırakması sebepleriyle okumanızı öneriyorum.

PUANIM: 8/10