3 Şubat 2013 Pazar

YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK - CRETE SENESİ (SİENA KİLERİ ANLAMINA GELİR; SİENA VE ÇEVRE BÖLGELER)

İtalya gezimin içerisinde tabii ki de bulunan Siena ve çevresinden bahsediyor fakat tek bir farkla; ben trenle gezmeyi düşünüyorum fakat onlar bu kez de bisikletle gezmeyi tavsiye ediyorlar... 


Crete Senesi'nin güzel manzaraları arasında pedal çevirmek, Toskana'da Siena'nın güneyine uzanan bölümü görmek için en güzel yöntem olsa gerek. "Siena Kileri" anlamına gelen Crete Senesi, terakota döşemelerin ve büyük zeytinyağı küplerinin üretiminde kullanılan killi toprağın grimsi bej rengine gönderme yapar. 
Yemyeşil, inişli, çıkışlı tepeleri ara ara sel yataklarıyla bölünen Val d'Orcia2dan ayrıldıktan sonra Montepulciano'ya doğru yola devam edin. Dağ sırasının tepesindeki Montepulciano'da kilometrelerce uzunluğunda, muhteşem manzaralar gözler önüne serilir. Tepenin eteklerinde bir Rönesans kilisesi olan San Biagio görülür. Antonio da Sangallo tarafından tasarlanan yapı, son derece güzeldir. Ancak kiliseden kasabaya çıkan yol diktir ve kasabaya vardığınızda yörenin nefis kırmızı şaraplarından bir-iki kadeh içme ihtiyacı duyarsınız.
Tepeye çıkıp vadiye inen dolambaçlı şose yollarda üzüm bağları ve zeytinlikler arasında pedal çevireceksiniz. Tepelerdeki köyleri ve eski çiftlik evlerini gözden kaçırmayın. Asmaların yanlarında ılık esintiyle sallanan buğday ve ayçiçeği tarlalarını fark edecek, koyu mavi gökyüzüne doğru yükselen servi ağaçlarını izleyeceksiniz. 15.yüzyıldan kalma Pienza'ya gelince Rönesans mimarisinin seçkin örneklerini göreceksiniz. Bu yapılar doğum yeri burası olan Papa 2.Pius'un emriyle yaptırılmıştır. Papanın aile pallazzosu (sarayı) ve muhteşem katedrali ile piazza (meydan), fevkalade bir görünüme sahiptir.
Pienza'dan ayrılınca Montalciono'ya yönelirsiniz. Aşağıdaki vadilere bakan bir tepe üzerine kurulu Montalciono, Etrüsklerden bu yana yerleşim yeridir, ama bugün tarihi mimari eserlerden çok enfes Brunello şaraplarıyla tanınır. Yakındaki Sant'Antimo Manastırı ve Kilisesi'ni gezmeden bölgeden ayrılmayın: 9.yüzyılda kurulmuş olan yapı, manastır mimarisinin zarif bir örneğidir. Manastırın taşları çevredeki kırsal alanaların yumuşak ışığı altında parlar ve ortaya mükemmel bir sahne çıkar.                                   

NASIL: Bisikletle
NE ZAMAN GİDİLİR: Nisan'dan Ekim'e kadar    
NE KADAR SÜRER: Ne kadar yer ziyaret etmeye karar verdiğinize bağlı olarak, üç gün ya da daha fazla.       
DİKKAT ÇEKENLER: 
  1. Bravio delle Boti, her sene Ağustos'un son haftasında düzenlenen bir etkinliktir. Yarışmacı ekipler tepelere doğru büyük şarap varillerini iterler. 
  2. Crete Senesi'nin merkezinde surlarla çevrili ufak bir kasaba olan asciano, Romanesk ve Gotik mimarinin bir karışımıdır. 
  3. San Quirico ve Bagno Vignoni, Roma döneminden bu yana kaplıcaları ile ünlüdür.
  4. Monte Oliveto Maggiore Manastır ve Kilisesi'yle, ünlü freskleri.
  5. Yolculuk ettiğiniz göz alıcı topraklar ve dağ köylerinden görülen manzaralar.    
BİLMENİZ GEREKENLER: Bisiklet rotası, kolay etaplardan zorlu etaplara doğru değişen farklı bölümler içerir. Buranın tepelik bir bölge olduğunu ve dağ bisikleti kullanmanız gerektiğini unutmayın.

YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK - VİA FRANCİGENA HAC YOLU (TOSKANA BÖLGESİ)

İtalya gezimin içerisinde tabii ki de bulunan Toskana vadisinden bahsediyor fakat tek bir farkla; ben trenle gezmeyi düşünüyorum fakat onlar yürüyerek gezmeyi tavsiye ediyorlar... 


Başlangıçta güneye doğru, Kudüs'e gitmek için gemilere binilen Bari'ye uzanan Via Francigena, Canterbury'den ta Roma'ya giden eski bir hac yoludur. Yolun büyük bölümü görece gelişmemiştir ve patikalar bazen yeşilliklerle kaplıdır. Bu sayede yürüyüşçüler büyülü bir ortamda, huzur içinde meditasyon yapma olanağı bulur.
Yolun en güzel bölümlerinden biri sizi Toskana'nın merkezinden geçirir. Muhteşem bir Barok kiliseye sahip olan, Valdesa Vadisi'ndeki müstahkem kasaba Castelfiorentino'dan başlayan yol, Certaldo'ya kadar Elsa Nehri'ni takip eder. Pek çok Toskana kasabası gibi Certaldo da deniz seviyesinden 129 m yüksekte bir tepe üzerine konumlanmıştır ve şehrin surlarla çevrili merkezinden bakılınca bereketli üzüm bağlarıyla çevrili modern bölümlerinin aşağıda uzandığını görebilirsiniz. Görüntüye San Gimignano'nun kuleleri de girmektedir.
Yol, ufak bir tepenin üzerine kurulu Poggibonzi'den geçerek yoluna devam eder. Burası eskiden Siena, Volterra ve Floransa eyaletleri arasındaki kritik konumu nedeniyle yüzyıllar boyu işgallere ve isyanlara sahne olmuştur. 11 km daha ilerledikten sonra kusursuz biçimde eski halini korumuş, kesinlikle muhteşem bir dağ kasabası olan San Gimignano'ya ulaşırsınız. 10.yüzyılda San Gimignano, Via Francigeno üzerinde yolculuk eden hacılar ve tüccarlar sayesinde gelişmiş ve çok sayıda kilsesi ile manastırında çok sayıda sanat eseri ortaya çıkmıştır. Duomo'daki göz alıcı freskler bu hazinelerin sadece ufak bir bölümüdür.
Rota üzerinde bir sonraki müstahkem köy olan Monteriggioni, 13.yüzyıldan kalma hemen hiç el değmemiş surlarıyla gurur duymaktadır. Surlar Toskana'nın en büyük kuleleri olan on dört kulenin etrafından dolaşmaktadır. Burası bölgenin merkezi siena'ya sadece 15 km uzaklıktadır. İtalya'nın en zarif meydanlarından biri olan Piazza del Campo'ya ve şaşırtıcı güzellikte bir katedralin hakim olduğu Piazza del Duomo'ya ulaşınca, Ortaçağ'da bu güzellikleri gören bir hacının neler hissettiğini hayal edebilirsiniz. Sizin hisleriniz de kesinlikle aynısı olacaktır.                      

NASIL: Yürüyerek 
NE ZAMAN GİDİLİR: Mart sonundan Haziran'a, Eylül'den Kasım'a kadar. Yaz ortasında gitmek mümkün olsa da, bölge aşırı kalabalık olabilir.    
NE KADAR SÜRER: Yaklaşık dört gün, ancak bu süre sizin temponuza ve geçtiğiniz kasaba ve köylerde ne kadar zaman geçireceğinize bağlıdır.      
DİKKAT ÇEKENLER: 
  1. Montaione, 17 ufak kilisesi ile San Vivaldo.
  2. Romanesk Snta Maria a Chianni Kilisesi. 
  3. Yörede yetişen en kaliteli iki şarap olan Chianti Montespertoli ve Chianti Colli Fiorentini.
  4. Castelfiorentino, Barok Santa Verdiana Kilisesi ve Benozzo Gozzoli'nin freskleri.
  5. Siena'da düzenlenen Palio at yarışları, Piazza del Campo'da gerçekleşir.    
BİLMENİZ GEREKENLER: Son dönemde uzun mesafe yürüyüşlere ve hac yollarına ilginin artması, Santiago de Compostela yolu kadar çok tanınıp ziyaret edilmeyen bu rotanın iyileştirmesi için İtalyan hükümetini harekete geçirmiştir. 

YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK - SENTİERO DEL VİADANTE (COMO GÖLÜ'NÜN ESKİ KATIR YOLU)

İtalya gezisi öncesi olmazsa olmazlarım arasında Como Gölü vardı zaten...


İtalya'nın kuzeyinde, İsviçre sınırına yakın bir yerde olan Como Gölü, yüzyıllardır ziyaretçileri kendine çekmektedir. Bugün aktör George Clooney'nin burada bir villası vardır, ama zengin Lombardialıların ve Milanoluların burada tatil yaptığı zamanlar, bölgenin "keşfedilmesinden" çok daha öncelere, 19.yüzyılda bölgeye Avrupalı yazar, sanatçı ve bestecilerin gelmeye başladığı döneme dayanır. Baş aşağı T harfine benzeyen gölün çevresinde rahat, astropikal bir iklim vardır ve bu sebeple karlı dağlara karşı konumlanan bölgedeki yeşillikler, zeytinlikler, narenciye bahçeleri ve palmiye ağaçları, göz alıcı bir görünüme sahiptir. 
Sentiero del Viadante, diğer adıyla Gezgin Yolu, göl boyu sıralanan köyleri birbirine bağlayan eski bir katır yoludur. Yol eski zamanlarda Milano'nun güneye ve kuzeydeki düzlüklere mal taşımak için kullanılmıştır. Bugünlerde rota boyu yerleştirilen turuncu tabelalarla burası küçük bir cennettir. Gölün en güzel iki sahiline bakan güzel bir Ortaçağ kasabası olan Lierna'dan başlayıp Ortanello'ya yönelerek patikadan yukarı çıkarken 23.yüzyıldan kalma St Peter Kilisesi'ne yakın bir ormandan geçeceksiniz. Burası piknik yapmak için mükemmel bir yerdir. Kilisenin çevresinde bir çeşme, masalar ve barbekü malzemeleri de olan güneşli, çimenli bir alan uzanır. Buraya geldiğinizde dinlenmeye de ihtiyaç duyacaksınız.
Ortanello üzerinden yola devam ederseniz kısa süre sonra aşağılara doğru Varenna'ya ilerlersiniz. Burası gölün üzerinde yer alır ve yürüyüş zorlu bölümüdür, ama pırıltılı mavi göle ve dağlara bakan manzaralar muhteşemdir. Vezio Kalesi'ni ziyaret edin. Burada kulenin tepesinden gölün tamamını görebilirsiniz. Como Gölü'nün belki de en güzel kasabası olan Varenna'da limana inen dik, dar sokaklar balkonlarından çiçeklerin sarktığı çok güzel evlerin yanından dolanır. sonunda burada göle bakan bir yere oturup, bir kadeh Prosecco ısmarlayabilirsiniz.        

NASIL: Yürüyerek
NE ZAMAN GİDİLİR: Mart sonundan Ekim'e kadar   
NE KADAR SÜRER: Beş ila altı saat  
DİKKAT ÇEKENLER: 
  1. İtalya'nın en kısa akarsuyu olan Fiume Latte, ilkbahar mevsiminde bir yeraltı mağarasından çıkar. Rengi, dik eğiminden dolayı beyazımsıdır.
  2. Villa Cipressi, servi ağaçları sebebiyle bu adı alan bir oteldir. Otelin muhteşem bahçeleri doğrudan gölün kenarına iner. 
  3. Bir diğer tarihi yapı olan Villa monastero, bugün göz alıcı bahçesiyle uluslararası bir kültür ve bilim merkezidir. 
  4. Varenna'dan feribota binip Bellagio ve Menaggio'ya geçin.  
BİLMENİZ GEREKENLER: 2007'de Como Gölü'nün içinde yüzülemeyecek kadar kirlendiği rapor edildi. Girmeden önce bunu da kontrol edin.

YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK - BÜYÜK KANAL

İtalya gezimin esas amacının Venedik olması sebebiyle Büyük Kanal ve Gondol Sefası da olmazsa olmazlarım arasında vardı zaten...


La Serenissima, Adriyatik'in Kraliçesi ve Işık Kenti olarak adlandırılan Venedik, kesinlikle yeryüzü harikalarından biridir. Adriyatik'teki lagünde 118 adalık bir takımada olan Venedik, ulaşımda su yollarına dayanır ve bunlar en önemlisi Büyük Kanal'dır. 
Venedik'e ilk giriş yeriniz olan Piazzale Roma'dan 1 no'lu vaporretto'ya binin. Buradan Büyük Kanal boyunca St Mark's Basin'e kadar yapacağınız yolculuk sırasında kentteki en güzel mimari eserlerden bazılarını göreceksiniz. Pek çoğu doğrudan sudan yükselen yaklaşık 200 dikkat çekici yapı, kanalın kıyılarında olağanüstü biçimde yan yana dizilmiştir ve yansımaları aşağıdaki suda izlenebilir. Burası kentin en pahalı ve en beğenilen bölgesidir ve bu güzel palazzi (saraylar), 13. ve 18.yüzyıllar arasında arsitokratlar ve zengin tüccarlar tarafından yaptırılmıştır.
Kanal Venedik'in merkezini ters "S" biçiminde dolanır ve vaporetto zikzak çizerek her iki kıyıya yayılan duraklara uğrar. Tekne bu esnada üç köprüden geçer. Bunlar 16.yüzyıldan kalma mermer Rialto, ahşap Academia (1854) ve taş Scalzi (18589 Köprüleridir. Bugün tren istasyonu ile Piazzale Roma'yı birbirine bağlayan dördüncü bir köprü inşa edilmektedir.
Hareketli, renkli ve şaşırtıcı yolculuk nefes kesici bir deneyimdir. Yol üzerinde tekneyle, servise çıkan postacıyı, balayındaki çiftlerin suyun kenarındaki otellerine taşıyan gondolları ve bir kıyıdan diğerine geçen vaporettoları göreceksiniz. Ayrıca on beş göz alıcı kilise, müze ve Palazzo Venier dei Leoni'deki Guggenheim Koleksiyonu gibi galerilerin yanından geçeceksiniz. San Marco'ya yaklaşırken kanaldaki en geniş noktaya gelinir. Bu bölümde kanal, St Mark havzası ve lagünle birleşerek muhteşem genişlikte bir su haline gelir. Bu bölümün hemen girişinde yer alan Santa Maria della Salute'un pırıl pırıl beyaz cephesi her yerden görülmektedir.           

NASIL: Vaporetto ile
NE ZAMAN GİDİLİR: Kasım'dan Mart'a kadar taşkınlar olsa ve Haziran'dan Eylül'e kadar çok kalabalık olsa da yıl boyu gidilebilir.   
NE KADAR SÜRER: Bir saatten az sürer. Ancak yolculuk kartlarından alırsanız dilediğiniz gibi, dilediğiniz yerde indi bindi yapabilirsiniz.  
DİKKAT ÇEKENLER: 
  1. Rialto'dalık ve sebze pazarları erken saatlerde gidin.
  2. Venedik Bineali iki senede bir düzenlenen büyük bir sanat etkinliğidir. 
  3. Venedik Film Festivali, dünyanın en eski film festivallerinden biridir ve saygın bir festivaldir. Festival Ağustos sonu / Eylül başı düzenlenmektedir.
  4. Venedik Karnavalı, dünyanın en ünlü karnavallarından biridir. Katılanların göz alıcı kostümler ve maskeler giydiği festival, her sene Paskalya'dan 47 gün önceki salı günü, gece yarısı düzenlenir.  
BİLMENİZ GEREKENLER: Lagünü ile birlikte Venedik bir UNESCO Dünya Kültür Mirası Sit Alanı'dır.

YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK - CINQUE TERRE

İtalya gezilecek yerler incelemelerim sırasında, Portofino'ya kesinlikle gideceğim için ve bu bölgeye yakın olması sebepleriyle gitmeye karar verdim...


Cinque Terre dağlık bölgelerle çevrili engebeli, dik vadilere konumlanan beş ufak kıyı köyüdür. Bu bölge demiryolunun inşa edildiği 100 sene öncesine kadar izole bir bölge olarak kalmıştır, ancak bölgenin eşsiz arazisi ve kültürü son derece iyi korunmuş ve bugün UNESCO Dünya Kültür Mirası Sit Alanı ilan edilmiştir. 
Cinque Terre bölgesi yüzyıllar içinde yamaçlara oyulmuş sayısız teras ile karakterize edilir. Bu teraslardan üzüm bağları ve zeytin bahçeleri yer alır ve köyle birbirine bir dizi patika yol ile bağlanır. En büyükleri olan Sentiore Azzuro sahil yolu aynı zamanda dolambaçsız olandır, ancak bir diğer zorlu dağ patikası ile köylere tırmanan daha kısa, eski yollar da vardır.
Batıda Monterosso al Mare'den başlayan kaktüslerle çevrili yol, Vernazza'ya doğru teraslardan geçerek ilerler. Burası sahil yolunun en zorlu etabıdır, ancak Vernazza büyüleyici bir yerdir. Gül ve aşı boyası renginde evleri, doğal bir limanın yanında çıkıntı yapan kayalığın üzerinde, bir dağ tabanına yuvarlanmıştır. Yukarıdaki tarihi bir kalenin kalıntıları görülür. Corniglia, Gotik-Liguria stilindeki San Pietro Kilisesi'ne (1334) ev sahipliği yaparken, akarsu kıyısına kurulmuş Manarola, şaraplarıyla ünlüdür. Ünlü "Aşıklar Yürüyüşü" buradan başlar: Yol, üzüm bağları arasından geçerek beş köy içinde en doğuda yer alan Riomaggiore'ye giden şose bir yoldur. Buradaki birbiri üzerine yerleşmiş güzel evler aşağıdaki ufak limana doğru yayılır.
İster sahil yolunu hiç durmadan yürümeye karar verin, ister yol üzerinde bir-iki köyde konaklamayı tercih edin, burası size büyülü gelecektir. Hava yabani otların kokusuyla kaplıdır, görüntüler nefistir ve şaraplarla yemekler lezzetlidir. Kendinizi kısıtlamayın, yürüyüş yapıp denize girin, güneşli günlerde şarabınızı yudumlayın, güzel kiliseleri ziyaret edin. Burası mola vermek için ideal bir yerdir.

NASIL: Yürüyerek
NE ZAMAN GİDİLİR: Nisan'dan Kasım'a kadar ama kalabalıklardan hoşlanmıyorsanız Temmuz ve Ağustos'ta gitmekten kaçının.   
NE KADAR SÜRER: Direk giderseniz beş ila altı saat, ama yol üzerinde bir-iki gün kalmak çok daha keyiflidir.  
DİKKAT ÇEKENLER: 
  1. Vernazza, Santa Margherita di Antiochia.
  2. Manarola, San Lorenzo.
  3. Riomaggiore, San Giovanni Battista.
  4. Riomaggiore, Montenero Meryem Ana Kilisesi.
  5. Ünlü yöre pestosu, fesleğen, sarımsak, çam fıstığı, zeytinyağı ve eski kaşar peynirinden yapılan bir tür sostur.  
BİLMENİZ GEREKENLER: Yolun tamamını yürümeniz gerekmez. Belli bir bölümünü tren ya da tekneyle geçebilirsiniz. Yolların en popüler olanlarında yürümek için ufak bir ücret ödemeniz gerekebilir.

YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK

İtalya için aldığım bir diğer kitap...
"GÖRMENİZ GEREKEN 501 ŞEHİR" ve "GÖRMENİZ GEREKEN 501 DOĞA HARİKASI" kitapları benzeri tam bir görsel şölen...
Her kıta ayrı ayrı ele alınmış ve ülke bazında yolculuklar tek tek anlatılmış...
Ayrıca her yolculuk için "NASIL, NE ZAMAN GİDİLİR, NE KADAR SÜRER, DİKKAT ÇEKENLER, BİLMENİZ GEREKENLER" gibi önemli bilgiler sayfanın yan tarafında ayrıca etiket şeklinde verilmiş...
İtalya için toplam 14 Yolculuk var... Kitaptaki yolculukları 3 şekilde düşünüyorum ve ona göre okuyorum; Kesinlikle yapacaklarım, zaman kalırsa yapacaklarım ve yapamayacaklarım...

KESİNLİKLE YAPACAKLARIM (4): AMALFİ KIYI YOLU, CİNQUE TERRE, SENTİERO DEL VİANDANTE (COMO GÖLÜ'NÜN ESKİ KATIR YOLU), BÜYÜK KANAL. 
ZAMAN KALIRSA YAPACAKLARIM (2): VİA FRANCİEGENA HAC YOLU (TOSKANA BÖLGESİ; YÜRÜYEREK YAPILMASI GEREKİR), CRETE SENESİ (SİENA KİLERİ ANLAMINA GELİR; SİENA VE ÇEVRE BÖLGELER; BİSİKLETLE YAPILMASI GEREKİR).
YAPAMAYACAKLARIM (8): VİA FERRATA ROTASI (DOMOLOMİTLERİN TREN YOLU), BÜYÜK DOLOMİTLER YOLU; Dolomitlere ve Alplere yakın bölgede olması ve o bölgeye gitmeyecek olmamız, ROMA'DAN CATANİA'YA; Sicilya bölgesinde sona ermesi ve Sicilya'ya gitmeyecek olmamız, UMBRİA KASABALARI; Umbria bölgesine gitmeyecek olmamız, ITRİA VADİSİ TRULLİ EVLERİ; Bari şehrine yakın bölgede olması ve o bölgeye de gitmeyecek olmamız, SARDİNYA'DAKİ SELVAGGİO BLU ROTASI (ADA ÇEVRESİNDEKİ PATİKA YOLLAR); Sardinya Adası'na da gitmeyecek olmamız, VENEDİK'TEN PATRAS'A (YUNANİSTAN'A FERİBOTLA YOLCULUK); Yunanistan'da sona ermesi ve Yunanistan vizemiz olması, RİVİERA GÜNDÜZ TRENİ; Fransa'da sona ermesi ve Fransa vizemiz olması sebepleriyle yapamayacağım yolculuklardır.     


KİTAP ADI: YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK 
KİTABIN ORJİNAL ADI: 501 MUST-TAKE JOURNEY
YAZARLARI: JACKUM VE DAVID BROWN, ARTHUR FINDLAY, KIERAN FOGARTY, ROLAND MATTHEWS, BOB MITCHELL, SARAH OLIVER, JOE TOUSSAINT, JANET ZORO
YAYINEVİ: TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI
SAYFA SAYISI: 544

Yolculuklar...
Her seferinde, zihnimizin kendi kendine çalışmasına izin verip yolculuğun kendisinden zevk almayı ummayız. İstediğimiz, yolculuğun bir an önce sona ermesidir, önemli olan gideceğimiz yerdir.
Kitapta çok çeşitli rotalar göreceksiniz. Rotaların bazıları sadece bir-iki saat sürerken, diğerleri altı ayda tamamlanmakta. Ulaşım çoğunlukla yaya olarak, bisiklet, araba, tekne, tren, uçakla; at, katır üstünde; hatta köpeklerin çektiği kızaklarla gerçekleşmekte. antik bölgelere ulaşmak, uzak diyarlarda yaşayan halkları tanımak ve vahşi doğayı keşfetmek için yapılan bu yolculuklar, olağanüstü güzellikte manzaraları gözler önüne seriyor.
Çin Seddi boyunca yürümek, Amerika'ya gidip Route 66'da araba kullanmak ya da eski Tuz Yolu üzerinde deveyle dolaşmak en ünlü rotalarken diğerleri daha az duyulmuş, nadiren tercih edilen seçeneklerdir. Bazı yolculuklar zorludur ve fiziksel olarak hazır olmanız gerekir. Diğerlerinde çok fazla fiziksel güç harcamadan, konfor içinde yolculuğun keyfini çıkarabilirsiniz. Örneğin Güney Afrika'da Cape Town'dan yola çıkıp Pretoria'ya giden meşhur Mavi Tren size beş yıldızlı konaklama imkanı ile seçkin yemek seçenekleri sunar. Rahat rahat arkanıza yaslanıp, pencereden manzaraları izleyebilir, düzlüklerde dolaşan filleri, zürafaları, sakin sakin otlayan antilopları seyredebilirsiniz. Pek çok yolculuğa anlık bir kararla çıkılabilirken, uzak diyarlara yapılacak farklı türde yolculuklar için önceden aylarca planlama yapmak gerekir.
Seyahat seçiminizi yaptıktan sonra, konuyla ilgili kitaplar okumaya ve mümkün olduğunca detaylı araştırma yapmaya vakit ayırmanız gerekir. Hazırlanmanız, uygun kıyafetler ve ayakkabılar seçmeniz, harita, ilaç, yiyecek, su, kamp malzemeleri ve yolda ihtiyaç duyacaklarınızı temin etmeniz gerekir. 
Güzel olan şu ki, çoğu zaman gidilecek yer ile yolculuğun kendisi arasında fark yoktur, her ikisini de bir arada elde edebilirsiniz! Çoğu zaman seçtiğiniz yere gidebilir ve aynı zamanda heyecan verici ve ilginç bir yolculuk da yapabilirsiniz. 
O halde kitabımızı okumaya başlayın ve ruhunuza hitap edecek yolculuklar keşfedip, hazırlıklara başlayın.

YAPMANIZ GEREKEN 501 YOLCULUK - AMALFİ KIYI YOLU

İtalya Dünya Miras Listesindeki Pompei Antik Kenti'ne kesinlikle gitmeye karar verdikten sonra yakınlardaki diğer önemli yerleri de araştırdım ve amalfi kıyıların da dolaşmaya karar verdim...


Sorrento ve Salerno arasında İtalya çizmesinin bileğinde dolanan yol, ünlü Amalfi Kıyı Yolu'dur. Dağ yamaçlarına inşa edilen ve yoğun olarak kullanılan bu asfalt yol, harikulade manzaraları ve U şeklinde olağanüstü virajları ile tanınır. Yol boyu cazip köyler ve kasabalardan geçen rota, on yıllardır İtalya'nın önemli turistik cazibe alanlarından biri olmuştur.
Uçurumların üzerine yerleştirilmiş Sorrento, Napoli Körfezi'nin tamamını görür. Buradan Napoli şehri ile birlikte Vezüv'ü ve Ischia Adası'nı görebilirsiniz. Doğrudan kıyıdan denize girilmeyen, denize girmek için ahşap iskelelerin kurulduğu 45 m aşağıdaki sahile basamaklar ve asansörle ulaşılır. Buradan sonra yol, Positano'ya doğru kayalık yarımada etrafında kıvrılır. Canlı renklerde çiçeklerle bezeli pastel tonlarda pembe, şeftali ve kayısı renkli evlerin dağın yamacına dağıldığı Positano2nun aşağısında ufak bir plaj yer alır.
Yol, bazen tünellere girip çıkarak yokuş aşağı ve yukarı ilerlerken ürkütücü virajlardan geçer. Burada yapılacak bir tek yanlış hareket sizi yüzlerce metre aşağıdaki masmavi denize gönderebilir. Bu muhteşem, baş döndürücü manzaralar benzersizdir. Monte Cerreto'nun eteklerine yerleşmiş Amalfi'yi ziyaret ederseniz, şehrin önemli bir denizcilik merkezi olduğu 9.yüzyılda yapılmış katedrale hayran kalırsınız. Ortaçağ'dan kalma büyüleyici bir kasaba olan Ravello, saraylar, villalar, bahçeler, parke taşlı dar sokaklar ve yazar Gore Vidal'ın dünyanın en güzel manzaraları olarak tanımladığı görüntüleriyle sakin bir yerdir. 
Amalfi'den sonra yol 15.yüzyıldan bu yana seramik ürünleriyle tanınan Vietri'den geçer ve sadece 5 km sonra görkemli sarayları ve kiliseleriyle tarihi bir kasaba olan Salerno'nun hareketli liman bölgesine ulaşır.

NASIL: Araba ya da otobüsle
NE ZAMAN GİDİLİR: Nisan'dan Hairan'a ya da Eylül'den Kasım'a kadar. Yoğun dönemde (Temmuz ve Ağustos) bölge aşırı kalabalıklara ve yoğun trafiğe sahne olur.  
NE KADAR SÜRER: Yaklaşık üç saat, ancak yol boyunca farklı yerlerde iki ya da üç gün geçirmeniz faydalı olacaktır 
DİKKAT ÇEKENLER: 
  1. Amalfi'deki Çarşamba pazarı.
  2. Grotta dello Smeraldo, sadece Amalfi ya da Positano'dan tekne ile ulaşılan bir yüzme alanıdır.
  3. Ravello'daki Villa Cimbrone'nin villaları. Ravello'daki Villa Cimbrone'nin bahçelerinde yazları Wagner onuruna düzenlenen müzik festivali.
  4. Positano'dan Grotta delle Matera'ya, üç Li Gallia Adası'na ve Capri'ye yapılacak tekne gezisi. 
BİLMENİZ GEREKENLER: Amalfi kıyısı bir UNESCO Dünya Kültür Mirası Sit Alanı'dır.

GÖRMENİZ GEREKEN 501 DOĞA HARİKASI - BLUE GROTTO / MAVİ MAĞARA

Tabii ki de bu mağarayı önceden görmüştüm fakat İtalya'da olduğunu, İtalya gezilecek yerler incelemelerim sırasında okuduğum seyahat bloglarından öğrendim. Zamanımız kalırsa göreceklerim arasına yerleştirdim...


İtalya'nın güney adalarından biri olan imparator Augustus ve Tiberius'un sevgili Kapri Adası Napoli Körfezi'nin güneyinde Sorrentine Yarımadası açıklarında yer alır. Adanın büyük bölümü kalker kayalıklardan oluşur ve bu yumuşak kayalıklar, denizin bu yamaçlarda sayısız mağara açmasına izin vermiştir. Mağaralar içinde en ünlüsü, adanın güney sahilinde imparatorların özel banyosu olarak kullanıldığı düşünülen Mavi Mağara'dır. Mağaranın alçak girişini geçtikten sonra ziyaretçiler kendilerini mağaranın derinliklerine doğru kaybolan masmavi bir ışık ortasında bulurlar. Peki, bu tuhaf mavi ışık nereden gelmektedir? aslında bu ışık suyun altındaki bir diğer açıklıktan giren güneş ışığının beyaz kalkertaşı ve kumda yansıyarak yüzeyi aşağıdan aydınlatması ile oluşur. Eğer mağara girişi biraz daha yüksek olsaydı, günışığı buradan içeri girecek ve sihirli mavi ışık ortaya çıkmayacaktı.
Dalga yüksekliğine bağlı olarak tekne gezilerinde (mağaraya ulaşmak için tek yol budur) rehberler kafalarını çarpmasınlar diye ziyaretçilerden tekneye yatmalarını isteyebilirler. Eğer içeri girerken gözlerinizi kaparsanız, gözlerinizi açtığınızda mavi renk çok daha çarpıcı görünecektir.

NEDİR: Doğanın göz alıcı bir kazası
NASIL GİDİLİR: Napoli ya da Sorrento'dan Kapri'nin Marina Grande'sine tekneyle, oradan yöredeki teknelerle
NE ZAMAN GİDİLMELİDİR: Yazın 
N EN YAKIN YERLEŞİM YERİ: Kapri şehri 3 km 
BİLMENİZ GEREKENLER: Rehberler bazen mağaralarda şarkı söyler. 

GÖRMENİZ GEREKEN 501 DOĞA HARİKASI - GARDA GÖLÜ

İtalya gezilecek yerler incelemelerim sırasında okuduğum seyahat bloglarında görerek bayıldığım; Como ve Garda göllerinden en az birine gitmeye karar vermem sebebiyle GARDA GÖLÜ'nü göreceğim...


İtalya'nın gölleri duru güzellikleriyle tanınır ve bu göller içinde en güzeli Garda Gölü'dür. 370 kilometrekare yüzölçümü ve 346 m derinliğiyle burası İtalya'nın en büyük gölüdür. Garda göz alıcı tonlardaki mavi suları ve Venedik ile Milano yolunun ortasında son buzul dönemde buzullaşma ile oluşmuş bir vadide yer alır. Yıl boyu yeşillikleri besleyen olağanüstü yumuşak bir iklime sahiptir. Göl dev bir güneş paneli görevi görür ve çevredeki dağlar sıcaklığın kaçmasına engel olur. 
Garda Gölü kuzey ucundan itibaren üçte ikisi dağlarla çevrili dar bir fiyorttur. Doğu kıyısından 2.078 m yükselen yemyeşil Monte Baldo dağ sırası göle hakim konumdadır. Ağaçlar ve çimenliklerle kaplı dik kalker kayalıklar gölün kenarlarına kadar iner. Dolambaçlı yollar kayalık yamaçlara tutunan şatolarla, tarihi kiliselerin yanından ve ıssız köylerden geçer.
Güney kesimi çok daha fazla Akdeniz'i andırır. Burada göl aniden 17 km genişliğe ulaşır ve manzaraya portakal ağaçları, üzüm bağları, zakkum ve begonvillerle kaplı yumuşak eğimli tepeler hakim olur. Parke taşı sokakları, 13. yüzyıldan kalma masalsı şatosu ve termal kaplıcaları ile antik Sirmione şehri gölün güney kenarındaki bir yarımada üzerindedir. Aşk şairi Catullus'un villasının da olduğu Roma döneminden kalma harabeler de burada yer alır.
Gölün batı kıyısındaki Brescia Rivyera zenginlerin tercih ettiği, tanınmış bir tatil yeridir ve Garda Gölü yelkenli kullanmak, rüzgar sörfü yapmak için Avrupa'nın önde gelen yerlerinden biridir.      

NEDİR: İtalya'nın en büyük gölü
NASIL GİDİLİR: Brescia veya Verona'ya uçakla gidin. Verona'dan Garda'ya otobüsle ya da Verona'dan Desenzano del Garda'ya trenle devam edin
NE ZAMAN GİDİLMELİDİR: Nisan'dan Ekime kadar 
N EN YAKIN YERLEŞİM YERİ: Desenzano del Garda, Sirmione, Riva del Garda, Malcesine, Garda 
KAÇIRMAMANIZ GEREKENLER: 
  1. Desenzano'dan Garda Gölü'nün manzarası 
  2. Malcesine'den Monte Baldo'nun tepesine yapılacak teleferik yolculuğu  
BİLMENİZ GEREKENLER: Garda Gölü tarih yüklüdür. Goethe, Stendhal, Kafka, Henry James ve D.H.Lawrence bu güzelliğe kapılanlardan sadece birkaç tanesidir.

GÖRMENİZ GEREKEN 501 DOĞA HARİKASI - VEZÜV

İtalya Dünya Miras Listesi incelemelerim sonucunda KESİNLİKLE gitmeye karar verdiğim Pompei Antik Kenti'nin oluşmasına sebep olduğu için VEZÜV'ü göreceğim...


Dünyanın belki de en fazla tanınan yanardağlarından biri olan Vezüv Dağı Napoli Körfezi'nin üzerinde yükselir. Dağın zirvesinden görülen manzara muhteşemdir. Açık bir günde sorrento'dan Ischia'ya kadar Napoli Körfezi'nin tamamı önünüzde uzanır.
Vezüv Pompeii ve Herculaneum kasabalarının tamamen yok olmasına sebep olan MS 79'daki patlamayla ünlüdür. O zamandan bu yana en yenisi 1944'te olmak üzere 50 patlama meydana gelmiştir ve Vezüv dünyanın en tehlikeli yanardağlarından biri kabul edilir. Yakın gelecekte bir patlama olacağına dair herhangi bir işaret olmasa da, yeniden ortalığı kasıp kavurması da beklenen bir sonuçtur.
Yanardağ yaklaşık 13.000 yaşındadır ve sayısız patlamalar sonrasında koni içinde konisiyle dağ zirvesi kendine has "kamburumsu" bir şekil almıştır. Bugün yanardağ zirvesi 1.282 m yüksekliğindedir ve zirvenin çökmesiyle oluşan 1.133 m yükseklikte dik bir kaldera ağzıyla çevrilidir. 
Yamaçlarda görülen lav yanıkları dışında dağ yeşil ve verimli alanlardan oluşur ve yamaçların alçak bölümleri üzüm bağlarıyla kaplıdır. Bir dizi patikadan oluşan ağ ve zirvenin 200 m yakınına çıkan bir yolun olduğu çevre bölge bir Ulusal Park'tır.
Tarihi Pompeii şehrini gezerken zamanın burada durduğunu görürsünüz. Binalar ve şehir sakinleri 10 m'lik lav altında olduğu gibi kalmış ve yaklaşık 1.600 yıl boyunca unutulmuşlardır. Şehir 1631 yılındaki büyük bir patlama sonrasındaki yeniden inşa çalışmaları sırasında ortaya çıkarılmış, ancak arkeologlar sistemli kazı çalışmalarına 1748 yılında başlamışlardır. 
Bugün Vezüv'ün yakın çevresinde 3 milyondan fazla kişi yaşamaktadır. Doğrusu bu kaygı verici bir durumdur.  

NEDİR: Büyük ihtimalle dünyanın en tanınmış aktif yanardağı
NASIL GİDİLİR: Napoli'den tren/otobüs/taksiyle 
NE ZAMAN GİDİLMELİDİR: Nisan ile Haziran arası en güzel zamandır 
N EN YAKIN YERLEŞİM YERİ: Napoli 9 km 
KAÇIRMAMANIZ GEREKENLER: 
  1. Herculaneum Pompeii'den daha çok olmasa da Pompeii kadar ilgi çekici, ama az bilinen bir antik kenttir.  
BİLMENİZ GEREKENLER: MS 79'daki patlama sırasında kül sütununun Vezüv'ün tepesinden stratosfere doğru 32 km yükseldiği ve 19 saat içinde 4 kilometreküp lavın yayıldığı tahmin ediliyor.

GÖRMENİZ GEREKEN 501 DOĞA HARİKASI

İtalya için aldığım diğer kitap...
"GÖRMENİZ GEREKEN 501 ŞEHİR" benzeri tam bir görsel şölen...
Her kıta ayrı ayrı ele alınmış ve ülke bazında doğa harikaları tek tek anlatılmış...
Ayrıca her doğa harikası için "NEDİR, NASIL GİDİLİR, NE ZAMAN GİDİLİR, EN YAKIN YERLEŞİM YERİ, KAÇIRMAMANIZ GEREKENLER, BİLMENİZ GEREKENLER" gibi önemli bilgiler sayfanın yan tarafında ayrıca etiket şeklinde verilmiş...
İtalya için toplam 7 Doğa Harikası var... Kitaptaki doğa harikaların 3 şekilde düşünüyorum ve ona göre okuyorum; Kesinlikle göreceklerim, zaman kalırsa göreceklerim ve göremeyeceklerim...

KESİNLİKLE GÖRECEKLERİM (2): VEZÜV, GARDA GÖLÜ. 
ZAMAN KALIRSA GÖRECEKLERİM (1): BLUE GROTTO / MAVİ MAĞARA. 
GÖREMEYECEKLERİM (4): ETNA DAĞI, CHARYBDİS, STROMBOLİ; Sicilya bölgesinde olmaları ve MARMOLADA; Alplere yakın bölgede olması sebepleriyle ve benim bu bölgelere gitmeye zamanımın olmaması sebebiyle göremeyeceğim doğa harikalarıdır.  

   
KİTAP ADI: GÖRMENİZ GEREKEN 501 DOĞA HARİKASI 
KİTABIN ORJİNAL ADI: 501 MUST-NATURAL WONDERS
YAZARLARI: JACKUM VE DAVID BROWN, KIERAN FOGARTY, SARAH OLIVER, MIRANDA BARRAN, JOHN BİRDSALL, EDWARD BUCKLE, CATHY LOWNE, JO ARCHER
YAYINEVİ: TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI
SAYFA SAYISI: 544

Dünya üzerinde sayısız doğa harikası vardır...
Bu kitapta 20 milyon yarasanın yaşadığı mağara, dünyanın en aktif yanardağına ve 100.000 dev kaplumbağaya ev sahipliği yapan Hint Okyanusu'nda uzak bir ada, dünyanın tüm nehirlerinin ancak bir senede doldurabileceği derinlikte bir göl ve mağara sistemi hakkında ayrıntılı bilgi bulacaksınız. Bu kitapta dağ sıraları, çöller, kanyonlar, nehirler, buzullar, bataklıklar, falezler, şelaleler, mercan resifleri, trop
kal yağmur ormanları...
Everest Dağı, Cebelitarık Kayalıkları ve Büyük Rift Vadisi gibi birkaç tanesi dünyaca ünlü olsa da, kitapta adı geçen yerlerin çoğunu duymamış olabiliriz.
Bugünlerde kitle turizminin zararlı etkileri üzerine yazılan yazılarla sık sık karşılaşmak mümkün, ancak turistlerin doğa hariklarını ziyaret etmeleri genelde olumlu sonuçlar doğuruyor. Dünyanın vahşi doğa alanlarının pek çoğu varlığını turizmden elde edilen gelire borçlu. Turistlerin doğa harikalarına ilgi göstermesiyle, yerli nüfusun bu yerin önemini ve değerini fark etmelerine dair pek çok örnek var. Bu durum yerli nüfusun rehberlik ya da park alanlarında bekçilik yaparak, konaklama, yiyecek ya da farklı hizmetler sunarak kendilerine gelir sağlamalarına olanak sağlıyor...
Bazı doğa harikaları çok uak ve erişilmez olsa da, yeterince azimliyseniz hepsini görmeniz mümkün. Bu deneyimi doyasıya yaşamak için gideceğiniz yerle ilgili olabildiğince çok bilgi edinmeniz, sizi bekleyen olası sorunlara karşı tedbirli olmanız, detaylı ve gerçekçi bir yolculuk planı yapmanız, yanınıza uygun kıyafet ve donanım ile birlikte yeterli para almanız gerekir... Her köşede rahat bir yatak, güzel bir restoran ve ATM makinesi bulmayı beklemeyin.
Bazı yerler çok sıcak, bazıları dondurucu derecede soğuk, bazıları çok yüksek yerlerde olabilir. bazılarında sivrisineklerin saldırısına uğrar, diğerlerinde ayılar tarafından kovalanabilirsiniz. Yola mutlaka hazırlıklı çıkın.
Peki, o zaman soralım: Bu 501 doğa harikası içinden önce hangisini ziyaret edeceksiniz?

KENDİ ADIMA CEVAP VERİYORUM; GARDA GÖLÜ...